5 Temmuz 2014 Cumartesi

NE BOKA YARADI "NORMAL" OLMAK?

Bir kaç gün önce İzmir'de kendisine OKYANUS ismini veren 17 yaşında trans bir erkek intihar ederek hayata gözlerini yumdu. İntihar etmeden önce sosyal medyada yazdığı son cümle tüylerimizi diken diken etti: "NE BOKA YARADI "NORMAL" OLMAK?"

 Haberi duyunca tüylerim diken diken oldu, gözlerim doldu. Ama ertesi gün gazetelerde olayın gerçek yüzünü okuyunca üzüntüm nefrete, kine dönüştü. 

Okyanus'un son günlerinde özellikle babası tarafından yapılan ağır bir psikolojik (belki de fiziksel) baskı varmış üzerinde. Okyanus'un sevgilisine yazdığı satırlar şöyle: 

“Dün babam, annem, kardeşim beni sizin oradan arabayla aldıktan sonra üstüme gelmeye başladılar, çok üstüme geldiler. Sonra halamlara gittik orada tüm sülale üstüme gelmeye başladı. Hiçbiri beni sevmiyor. Babam ne dedi biliyor musun, “as kendini de hepimiz kurtulalım artık” dedi ve beni dün gece o kadar çok zorladılar ki şu an nasıl buradayım hâlâ bilmiyorum.”

Bu satırları okuyunca sevgili Okyanus'un içinde bulunduğu durumu daha iyi kavrıyor insan. Zavallı çocuk yüreği kim bilir nasıl daraldı, nasıl bir çıkış yol aradı. 20 yaşındayken gay olmakla ilgili yaşadığım kötü bir olay sonrası ben de intihar edecektim az kalsın. Yaşamdan delice zevk alan ben bile çıkar bir yol bulamamıştım. Ailemin her şeyi benim ağzımdan duyması gerektiğini düşünerek tüm her şeyi babama anlattım. Babamın olumlu tepkisi olmasaydı belki şu an bu satırları yazıyor olamayacaktım. 

Hayatta hiç kimseye bir zararı olmayan bir birey neden istenmez ki toplumda? Nedir bu "NORMAL" dedikleri ve neden korkarlar "NORMAL" olmayandan? Gökkuşağını güzel yapan birbirinden farklı renklerin uyumlu bir şekilde bir arada olması değil midir? Ya da neden bir güve kelebeğini kimse sevmezken, neden rengarenk bir kelebeği kimse öldürmeye kıyamaz. 

Farklı olmak, farklı olan her zaman bir korku sebebidir toplumda. Çünkü bunun bulaşıcı olduğundan korkar insanlar. Bu sebeple de kendinden farklı düşünen, yaşayan ya da olan her bireye savaş açılır, değişmeye zorlanır. Değişmekte direnenler ise ya yok edilir, ya da dışlanır. Bazılarımız aileleri bakımından şanslıdırlar. Başlarına her ne gelirse gelsin, ne yaparlarsa yapsınlar kendilerini seven aileleri olduğunu bilerek ayakları yere basar. Bazılarımız da yapayalnızdır. Ne aileleri, ne arkadaşları destek vermezler. Hatta bazen Okyanus örneğinde olduğu gibi baskıcı davranırlar. Özellikle küçük yaşlarda bunlarla başa çıkmak çok daha zordur. Çünkü ekonomik bağımsızlığı yoktur bireyin. Bununla birlikte kötülüklere ve kötülere karşı deneyimsizdirler. Kimisi inatla savaşır ve yener kaderi, kimisi de nefes alamaz hale gelir ve maalesef intihar ederek aramızdan ayrılır.


Bir süre önce cinsiyet değiştirerek trans bir erkek olan Rüzgar Erkoçlar'ın dayak yediği haberi dolaşıyor  sosyal medyada. Tüm kariyerinden vazgeçerek gayet mütevazı bir yaşam sürmeye çalışan bir insanın çalışmasına izin vermemek için fiziksel şiddete başvurmak ne kadar acizce bir tavır. İşe giderken sürekli arka sokaklardan geçerek saklandığını belirtiyor Erkoçlar. Kendinizi O'nun yerine koyabiliyor musunuz? Ben koyabiliyorum. Ben de benzer şekilde davranışlara maruz kaldım vakt-i zamanında. Belki bu denli büyük olmasa bile tüm LGBTİ bireyler bir şekilde hem fiziksel hem de psikolojik şiddete maruz kalmıştır sırf "normal" olmadıkları için!

İnsanların destek olmamalarını anlayabiliyorum bir şekilde ama birine şiddet uygulamak ne oluyor? Bizler LGBTİ bireyler olarak sizlerin nefret dolu bakışlarınızla sıcak gülümsememizle, şen kahkahalarımızla, kibar tavırlarımızla savaşmayı başarıyoruz ama narin yüreklerimiz sizin uyguladığınız fiziksel şiddetle savaşmak için size şiddet uygulamaz. Düşünüyor musunuz ki LGBTİ bireyler tüm bu zorluklara rağmen LGBTİ olmayı tercih ediyorlar. Bu bir tercih değil! Sen nasıl sarışın, esmer, kumral olabiliyorsan ve kimse sen kumralsın diye seni dışlamıyorsa, biz de gay, lezbiyen, biseksüel, trans ve interseksiz, bizi olduğumuz gibi kabul et!

Şimdi OKYANUS'un ailesine, arkadaşlarına soruyorum: NE BOKA YARADI "NORMAL" OLMAK?

4 yorum:

  1. Yanlış hatırlamıyorsam benzeri bir olay bizim mahallede de yaşanmıştı. Tabii bu olay neredeyse 10 yıl önce olmuş. Üzülmemek elde mi :'(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merak ediyorum, babası mutlu mudur şimdi?
      İçim acıyor...
      Keşke ayrımcılığın olmadığı bir dünyada yaşayabilsek!

      Sil
  2. kalbine yüreğine sağlık :( o kadar dokunaklı ve içten yazmışsın ki "Bir süre önce cinsiyet değiştirerek trans bir erkek olan" cümlendeki hatandan bile bahsedemiyorum :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Terminolojiyi bilmiyorum gerçekten.
      Cümlede ne demek istediğimi anladın ama belli ki kendimi yanlış ifade etmişim.
      Eğer doğru terminolojideki karşılığını twitter'dan ya da mesaj olarak yazarsan düzeltmek isterim yazıyı.
      İlgin için teşekkürler...

      Sil